21 Aralık 2014 Pazar

Doğmak için yağmurlu bir pazartesi gününü seçer miydiniz?

"Serviks bugün kaç mm?" " Ne! yine mi düşmüş?! çok ayakta kalmadım ki ama yaa" " Bugün daha iyi değil mi? tamam evet bütün bir hafta yattım çünkü :)" diye diye geçti 'Ali_R bugün kendini bize gösterir mi' günlerimiz. Göremedik hiç. 
24 Şubat 2014 Pazartesisinde, 37+4 iken,normal başlayan bir sabah ve akabinde Dr. kontrolü sonrası hissetmem gerektiği söylenen ama hissetmediğim bisürü fazla sancım sebebiyle aniden hastaneye yatış. Normal doğum isteyen ben ve çok aşağıda taşıdığımı hep söyledikleri Ali_R.  Onun kuvvetli bir şekilde  içerden dışarı itişleri meğersem sancıymış. 2cm açıklık varmış. Doğum dediğin şeyin taa 9-10 cm lerde gerçekleştiğini düşünürsek yolum uzun. Oynak serviks sahibi olduğum için eve de gönderilemiyorum. Akşam 10'a kadar beklenir ve sezeryan kararı alınır. Doğumdan hatırladıklarım;doktorumun "biraz müzik açalım mı? ister misin?" diye sorduğunda duyduğum o ağlama sesi, morlu kırmızılı bir bebek, gözüme takılan saat (22:09), yanıma geldiğinde ister istemez el, ayak ve diğer her bir yerini sağlam mı diye kontrol ettiren içimdeki  o anlık güdü, ve odaya geliş. Yok çok duygulandım, ağladım falan diyemicem çünkü hislerimi aldırmış gibiydim. Robot bir konu doğum bence. Bir anda biten ve hamilelik boyunca hiç de kafanda resmettiğin şekilde olmayan. Ama her şeyi unutturup yağmurlu çirkin bir Şubat Pazartesisini mis kokulu bir Nisan Cuma akşamüstüsüne çeviren.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder